13 yıl boyunca ev hanımı olan Nuran Özyılmaz 1990 yılında “dört kızımın kaderi benimki gibi olmasın” diyerek hayatını değiştirecek ilk adımı atıyor ve on bileziğini satarak aldığı sermaye ile evde dikime başlıyor. 18 yıl boyunca işlettiği örgü atölyesini örgüye olan ilgilinin azaldığını düşünerek kapatıyor ve 2008 yılında Kars’taki ilk yöresel yemekler yapan ve kaz üzerine hizmet veren “Kars Kaz Evi” adlı restoranını açıyor. Nuran Özyılmaz, açtığı Kars Kaz Evi restoranıyla Kars’a gelen yerli ve yabancı misafirlerin yöresel tatları denemelerini sağlıyor.
Nuran Özyılmaz, açtığı Kars Kaz Evi restoranıyla Kars'a gelen yerli yabancı misafirlerin yöresel tatları denemelerini sağlıyor.
Kars'ta liseyi tamamladıktan sonra 19 yaşında evleniyor. 20 yaşında ilk kez anne oluyor ve şuan 4 kızı var. Çalışması hoş karşılanmadığı için 13 yıl boyunca ev hanımlığı yapıyor. Hayatına değiştirecek ilk adımı 1990 yılında "dört kızımın kaderi benimki gibi olmasın" diyerek atıyor.
1990'da sahip olduğu tek varlığı olan on bileziğini satarak aldığı sermaye ile evde dikime başlıyor. Daha sonra evdeki işi yoğun olunca iş yeri kiralıyor ve 18 yıl boyunca "Müge Tuhafiye ve Örgü Evi" isimli örgü atölyesini çalıştırıyor. Daha sonra örgü modasının geçmesi nedeniyle bu işin etkisini kaybettiğini düşünüyor ve başka bir işe yönelmeyi istiyor.
Kars’ta turizm sektöründe yöresel yemeklerin eksikliğini fark ederek 2008 yılında Kars’taki ilk yöresel yemekler yapan ve kaz üzerine hizmet veren “Kars Kaz Evi” adlı restoranını açıyor ve bu sektördeki ilk girişimci kadın unvanını kazanıyor.
"Kaz, bizim evlerde ve köylerde pişen bir yemekti, ticarete dönüştürülmemiş ve turizme kazandırılmamıştı. Bunu ilk yapan kadın olarak girişimci oldum."
Nuran Özyılmaz, yöredeki kadınlara rol model olduğunu düşünüyor. İlk yıllarda bayan eleman bulmak çok zor olsa da ileriki yıllarda çalışan kadınların sayısının artmasını sağlıyor ve bu kadınların aile ekonomisine katkıda bulunmasına yardımcı oluyor.
"Bu işyerini açarken kendi emeğimden ve cesaretimden ilham aldım. Mutfakta yemek yapmayı seven biri olduğum için başarılı oldum."
2009-2010-2011 yıllarında 60 ülkenin katıldığı Emitt Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'nda Kars'ı ve Kars kazını tanıtıyor ve aynı yıllarda yılın iş kadını ödülünü alıyor.
2010 yılında "Kaz Yetiştiriciliği ve Irkını Devam Ettirme Derneğini" kuruyor ve derneğe kaz yetiştiriciliği yapan kadınları üye yapıyor. Kadın yetiştiricinin para kazanmasını ve pazar sorununun çözülmesini sağlayarak hem kadın istihdamına hem de turizme hizmet ediyor. Ayrıca bu dernek ile Birleşmiş Milletler 'den UNESCO'ya herkesin dikkatini çekiyor ve ödül alıyor.
"Kaz yetiştiriciliği ve ırkını devam ettirme" derneği açılmasından bugüne kadar 40 kadınla proje yapıldı. Bu projeler ile kaz yetiştiricilerine pazar kapısı olunuyor ve açtığı restoran ile Kars'a istihdam sağlıyor.
2011 yılında yaptığı Kaz Yetiştiriciliği ile ilgili fizibiliteler sonucu Birleşmiş Milletler "Sürdürülebilir Kars Kazı Projesini" sunuyor ve proje Birleşmiş Milletler tarafından kabul ediliyor. Proje ile 40 kadın yetiştirici kaz yetiştiriciliği ile ilgili bilimsel dersler alıyor ve bu sayede kadınların geleneksel bilgileriyle bilimsel bilgiler birleştirilmesi sağlanıyor.
Günümüzde kargoyla gönderim yapılıyor. Gelecekte ise Kars'a özgü tatların ve lezzetlerin başka şehirlere taşınarak oradaki hemşerilerinin de bu tatlardan mahrum kalmaması için büyük şehirlerde şubeler açmayı ve bir çiftlik kurmayı hedefliyor.